Viyanalı psikolog Heide Marie Smolka mutlu olmanın öğrenilebilir olduğunu belirtiyor. Smolka, Alman Yoga Journal dergisi ile röportajında, küçük mutlulukları her yerde yakalamak için farkındalık geliştirmenin önemini vurguluyor.

 

Yoga Journal: Farkındalık ve mutluluk arasındaki ilişki nedir?

 

Heidi Smolka: Çok sıkı bir ilişki var. Farkındalık, kişinin tüm duyularıyla “anda” ve “mekanda” olması anlamına gelir. Hedonist (hazcı) mutluluğun zihnen ve şu anda yaşanmasıdır. Şimdiki zamanda kalmaya hazırsam ve bu vasıtayla haz için temel oluşturuyorsam, özgüven ve sevgi gibi daha derin seviyelere ulaşılabilir. Bu durum mutluluğumuza uzun vadeli etki etmektedir.

 

Yoga Journal: Yani günlük küçük mutluluk anlarının farkında olunarak, toplamda daha mutlu ve memnun bir insan olunabilir, öyle mi?

 

Heidi Smolka: Kesinlikle. Mutluluğa ilişkin olarak şükran konusu önemlidir. Ne yazık ki bu duygu pek çok insan için farklı sebeplerden dolayı zorlayıcıdır: Bazıları için kulağa belki de fazla “Katolik” gelebilir, diğerlerinde ise şükran onlardan çocukluklarında istenmiş bir “ödev”dir. Oysa ki mutluluk araştırması, farkındalık kavramına çok yakın olan şükretme konusunun bir değer olarak, mutluluğu güçlü bir şekilde teşvik eden bir duygu olduğunu gösteriyor. Martin Seligmann, akşamları uyumadan önce minnettar oldukları üç şeyi düşünen insanların yüksek bir mutluluk seviyesine sahip olduklarını saptamıştır. Ayrıca “şükran” kelimesi meditasyon vasıtasıyla bağışıklık sistemine en iyi etkiyi göstermektedir.

 

Yoga Journal: Günlük hayatta farkındalığı arttırmak için hangi teknikleri önerirsiniz?

 

Heidi Smolka: Önemli olan, günlük aktivitelerde tekrar tekrar bilinçli bir farkındalık ile şimdiki zamana gelinmesidir – örneğin solunum yoluyla. Ve kendi kendimizi gözlemlemeliyiz: Düşüncelerim nerede? Çünkü düşünceler sıklıkla gelecek zamandadır. Mutluluğunun sırrının ne olduğuna ilişkin soruyu cevaplayan bir rahibin hikayesi şöyledir: “Eğer yürüyorsam, o zaman yürüyorumdur. Eğer oturuyorsam, o zaman oturuyorumdur. Eğer çay içiyorsam, o halde çay içiyorumdur.” Öğrencisi kendisinin de bunları yaptığını söyleyince, rahip şu şekilde cevaplar: “Hayır. Sen oturduğun zaman, aslında çoktan yürümeye başlamışsındır.”

 

Yoga Journal: Yani insanlar şimdiki zamanda yaşamadıklarından mı mutsuzlar?

Heidi Smolka: Kısmen de olsa, evet. İnsan fazlaca düşüncelere dalar, fazla endişelenirse negatif konularda takılı kalır. Eğer bu düşünce döngülerini tekrar tekrar durdurmak mümkün olursa, mutluluk anları algılanabilir. Bunun için, sevinilen her şey veya – daha da iyisi – şükredilen her şey hakkında bir mutluluk günlüğü tutmak yardımcı olmaktadır. Düşünüldüğünde, başta sağlık olmak üzere daha pek çok şey için şükredilebilir. Bugün birisi: “nefes aldığım için şükrediyorum” diye yazdı. Bu beni çok etkiledi. Bu, kendine gelmek için sihirli bir değnektir.

 

Kaynak: Yoga Journal, Ausgabe 01: Januar/Februar 2013